Sırtını Amanoslara dayamış,yüzünü Suriye dağlarına dönmüş Hatay’ın küçük ve şirin İlçesi Hassa zengin bir yemek kültürüne sahip olduğu bilinmektedir.
Hassa Mutfağı ;
Özellikle ürettiklerini tüketen, mutfağın merkezinde yer alan ,sipariş kültürü olmayan , damak tadına ifade eden bir çok yemek türlerini sahiptir.
Hatay’ın hiçbir ilçesinde üretilmeyen,volkanik arazilerde yetiştirilen yerli pirinçle (çeltik) yapılan bu İlçeye özgü, köy tavuğunun etli aşını,sizlerle paylaşalım dedik.Bu pirinç türüne ,yörede Aktepe Derviş pirinci denilmektedir.
Hassa insanının dostlarına kucak açtığı,misafirlerine ikram ettiği ve ev sahibinin yüzünü güldürdüğü köy tavuklu etli aşın methini duymayan yoktur zannederim.
Başka bölgelerde sıkça kullanılan,”Kaynananın cücüklü yumurtasını yemeye geldim.”sözü,Hassa’da “Kaynananın pöçüklü tavuğunu “ yada “Kaynananın kel horozunu yemeğe geldim.” Olarak kullanılmaktadır.
Son yıllarda köy tavuğu yetiştiriciliği,aşırı derecede yayılan hazır tavuk sektörü karşısında sekteye uğrasa da dağ köylerinde hala yerini koruyor.
Amanos Dağları eteklerinde kurulu, Gazi Antep İline sınır komşusu olan ,Hassa’nın en uç Köyü Gazeluşağı’nda oturan 75 yaşındaki Nazife Selli adlı Teyze,
Evinde köy tavuklarını beslemesi , doğal olmayan hiçbir ürünü evine sokmamaya çalışması ve Köyünde misafirperverliği ile tanınan Nazife Teyze’den “Etli Aş”ın tarifini istedik.
Güler yüzlü ve konuşkan bir yapıya sahip olan Nazife Teyzemiz,
Rahmetli eşi ,Ali Amcanın çok misafirperver olduğunu belirterek ,yoldan geçen Ağa ve Aptalı muhakkak evine davet ettiğini ,gelmek istemeyenleri zorla eve getirdiğini ve çok şakacı olduğunu dile getirerek,”Misafirlerimiz kendi kısmetleriyle geliyordu”.dedi.
Nazife Teyze şehirde evlerinin olmasına rağmen, ocaklarını söndürmemek için şehire inmediklerini belirterek Köy Tavuğunu şöyle tarif etti,
“Yumurtlayan tavuk zayıf olduğu için yumurtlamayan tavuğu keseriz.Tavuğu bir güzel temizledikten sonra içerisine ,doğranmış soğan ve karabiber doldurarak dikiş iğnesiyle tavuğun karnını dikeriz.Bizim puhara,sosyetenin şömine dediği ocakta yemeği yaparız.Tavuğu kalaylı kara kazana koyup meşe odunu ile pişiririz.Kazanın içine; hazırlanmış tavuk,nohut ve suyun haricinde bir şey koymayız.Yaşlı tavuk ve horozun eti ,sert olduklarından bunların pişmesi biraz uzun sürer.Et kemiklerinden ayrılmaya başlayınca et pişmiş demektir.Tavuğu çıkartıp bir tencereye koyarak,tavuğun suyuyla çeltik pirincinden pilavı yaparız.
Etli aşın yanında soğuk ayran çorbası ve yerli domatesten yapılan salata ile yemeği servise hazır hale getiriz. dedi.
Nazife Teyze;
“Tavuklu Etli Aş yemeğinde en güzel servis yönteminin, kalaylı büyük bir bakır leğene pilavın üzerine et ile karabiberli soğanın serpiştirilerek,misafirlerin daire şeklinde sofraya oturmaları,”olduğunu sözlerine ekledi.