Milli İradenin Önemli Zaferi

15 Temmuz  Cuma Günü, Konya’nın Sarayönü İlçesinde misafirlikte bulunuyordum. Saat 23.30 sıralarında bir arkadaşım aradı.Televizyonda darbe girişimleriyle ilgili haberler yer alıyor, dedi.Şaşırmıştım, arkadaşım şaka yapıyor zannettim. Televizyonu açtım. Ankara ve İstanbul’la ilgili haberler yer alıyordu. Başbakanımız Binali Yıldırım, gelişen olayların bir darbe girişimi olduğunu açıklayarak, bu hareketin başarısız olacağını ifade ediyordu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ise, bunun ordu içindeki bir grubun kalkışması olduğunu söylüyor ve halka meydanlarda toplanma çağrısı yapıyordu.
O sırada Ak Parti Hatay İl Başkanımız Ahmet Atıç ve Dörtyol İlçe Başkanımız Hasan Özel İmzasıyla mesajlar geldi.Gelişen olaylardan dolayı ACİLEN tüm teşkilat üyelerimizin Parti İl ve İlçe Teşkilatlarında toplanmalarını rica ediyoruz diyorlardı. Görev bilinci ile ailemle birlikte derhal çok yakınımızda olan Ak Parti Sarayönü İlçe Teşkilatına intikal ettik.Teşkilatçılın gereği de buydu.Çünkü o an çok önemliydi. Demokrasiye daha çok sahip çıkma zamanı idi. Milli İradenin gücünü gösterme anı idi. Çünkü görev sadece ikamet ettiğimiz İl veya İlçede değildir. Ülkemizin neresinde olursak olalım, vazifemizi yerine getirmek zorundayız.

Gelişmeleri TV den takip ediyorduk, Vatandaşlarımızda ister istemez bir tedirginlik vardı. İçimdeki his, Milli İradenin bu hainlere direneceği, darbe girişiminin gerçekleşemeyeceğini yönündeydi. Herkes televizyondan bir şeyler anlamaya çalışıyordu. Kimimiz ise, Ankara ve İstanbul’da olan yakınlarımızı arıyorduk. Gece 3-4 defa Ak Parti Hatay Milletvekilimiz Hacı Bayram Türkoğlu’nu arayarak  Ankara’daki gelişmeler hakkında bilgiler alıyordum. Sabah saatlerinde ise, bana gelen telefonlardan Vekilimizin ve ailesinin, TBMM’ne uçaklardan atılan bombalardan yaralandığını öğrendim. Telefonla arayarak acil şifalar diledim. Endişe edilecek bir durum olmadığını söyledi.
O an, birlik ve beraberliğin tam olarak sergilenme zamanı idi. Her Siyasi Partiden vatandaşlarımızı bir arada görmek, Demokrasi Mücadelesi açısından gerçekten çok önemli idi.
Meydanda ellerini açmış dua eden dedeleri, yaşlı nineleri, anneleri ve neler oluyor diye etrafına bakan küçük çocukları gördüm. Kocaman Türk Bayrağımız etrafında kümelenmiş gençlerimizi gördüm.
Her İlimiz, her İlçemiz ve Ülkemiz Demokrasiye sahip çıkmıştı. Yurt dışındaki Vatandaşlarımız ellerinde Şanlı Türk Bayrağımızla meydanları doldurmuşlar, bize destek veriyorlardı. Milletimiz bir defa daha Egemenlik Kayıtsız Şartsız Bizdedir, demişti
15 Temmuz, Siyasi Tarihimize kara gün olarak geçecektir. Ancak Milli İrade direnişimiz ise Demokrasi Bayramı olarak yer alacaktır.
Milletimizin Kalbi TBMM’ni, Cumhurbaşkanımızın kaldığı yerleri ve sokaktaki vatandaşlarımızı uçaklarla bombalayan bu çapulcular, bunun hesabını en ağır şekilde ödeyeceklerdir.
Silah zoruyla TRT’de bir Bayan Spikere paçavra bildiri okutan,tankları ve bombaları Milletimizin üzerine yollayan, insanlıktan nasibini almayan Vatan hainlerini şiddetle ve nefretle kınıyorum.
Demokrasi şehitlerimizi rahmetle anıyor, Demokrasi Gazilerimize Allah’tan acil şifalar diliyorum.
Yaşasın Demokrasi, yaşasın Türkiye…..